Pages

Gornji oglas

Friday, July 13, 2012

Çiçekler, Çizgiler, Beyazlar, Drapeler, Olmuşlar,Olmamışlar..

Üstümde hala tatil rehaveti var ve bir türlü geçmek bilmiyor. Üstelik yine tatile gideceğim. Tüm bu koşuşturma arasında ne yapıp edip sizlere okumaktan keyif alacağınız postlar yapmaya çalışıyorum. Bu sefer biraz kestirmeden son günlerde gözüme takılanları beğendiklerimi beğenmediklerimi bir arada toplamak istedim. Tek tek Kim Ne Giymiş?, Kim Daha İyi? demeye mecalim yok kusuruma bakmayın :(



Arzu Sabancı 'nın üstünde MSGM marka tümü floral bir gömlek elbise görüyorsunuz. Elbisenin renklerine uygun yeşil portföyü ve turuncu Christian Louboutin'leri ile çok hoş görünüyor. Gerek renkleri gerekse iri desenleri iyi kaldırmış. Bu tarz beyaz üstü iri, renkli desenler açık ten ve sarışın olanlara çok daha yakıştırıyorum. MSGM marka kıyafetler büyük markaların arasında kaynıyor olabilir ama Harvey Nichols 'da mutlaka bakının derim. Çok beğendiğim bir çizgisi vardır benden söylemesi :)



Aslı Şen 'in üstünde ise şu aralar pek revaçta olan pijama stilli tümü çiçekli ElizabethandJames gömlek ve pantolon görüyorsunuz. Renk ve desenler yakışmış yakışmasına ama artık konu ettiğim kişilerin tarzlarını o kadar iyi tanır oldum ki şıp diye olmuş ya da olmamış diyebiliyorum :) Bu tarz bol kesim pantolon ve tümü çiçekli desen Aslı Şen 'e göre değil. Ama düz renkli, modern ve spor kesimli kıyafetler ayrı bir yakışıyor. Tıpkı bu Stella McCartney elbisede gördüğünüz gibi. Vücut yapısına nasıl da yakışmış. Bayıldım !




Çiçekli desenlerle Cadı Kazanı bölümüne layık görüntülerde var. Mesela Şule Argüder ve kızı Özge Sander. Rüküş giyinme konusunda Sema Basa ve kızıyla yarışabilirler. İnce vücutlu olmayanların iri çiçek ve yatay çizgili desenler giymemeli kuralını sanırım 15 yaşındaki kokoş bir kız bile biliyordur. Ama gelin bunu Şule Argüder 'e anlatın. Özge Sander 'in genel olarak makyajı çok kötü. Saçların felaketliği ise ayrı bir post konusu olabilir. Ne kendine uygun kıyafetleri ne de kıyafetine uygun olabilecek aksesuarları seçmede başarılı.



İşte Cadı Kazanlık bir görüntü daha. Hemde bu bir modacı olunca üstelik sosyetik bir modacı olunca çok garipsedim doğrusu. Nedret Taciroğlu 'ndan bahsediyorum. Modaya ilk adım attığında ne yalan söyleyim çok garipsemiştim. Zengin bir kadının modacılık oynayacağını düşünmüştüm. Ama son zamanlarda kimin yaptığını bilmeden çok beğendiğim ve sonradan Nedo olduğunu öğrendiğim birçok kıyafetle karşılaşıyorum. Demek ki gerçekten bir yeteneği varmış. Bu açıdan kendisini ve markasını tebrik ederim. Üstündeki kıyafete dönersek çok güzel olduğunu söylemem gerek. Kendi koleksiyonundan mı bilmiyorum. Ama o etek uçlarına ve üste kondurulan minik dantellere bayıldım. Çok zarif bir elbise. Ama işte doğru bedende olmadımı elbisenin sadece güzelliğini görebiliyoruz gösterişli havasını değil. Sadece o siyah kemer/kuşak olmasaymış bile harika görünüyor diyebilirdim. Ama o kemer varya o kemer herşeyi berbat etmeye yetmiş. Elbiseyi manasızca ortadan kesmesi bir tarafa Nedret Tacioğlu 'nun üst bölgesini çok kalın göstermiş. Elbiseyi dümdüz giyseymiş çok daha iyi görünebilirmiş.



Serra Tokar 'ı 2 değişik tarzda görüyorsunuz. Birinde kısacık şortunun üstüne geçirdiği Dolce&Gabbana gömleği ve ayağında taşlı sandaletler. Diğerinde ise beğendiğim tarzda püfür püfür nefis bir elbiseyle. Evet yaşına göre vücudu gerçekten çok fit ama bu kadar kısa şortları bırakalımda genç kızlarımız giysin.



Zeynep Çarmıklı 'yı görünce gözlerime inanamadım. Halbuki her daim sade ve şık giyinenlerin başındadır. Baştan aşağı dore ve lame parlaklığında ki kıyafetine ve yine gümüş renkli parlak aksesuarlarına bakarken insana gözlük giyme gereği hissettiriyor. Hele bu elbise altına o hasır topukluları seçtiğine inanamaz gözlerle bakıyorum ?!



Şimdide geçelim drapelere. Elimizde birbirine benzer 2 elbise var. Renkler aynı drapeler aynı. Arzu Sabancı 'nın ki Giambattista Valli. Sema Çelebi 'nin üstündeki hangi marka bilmiyorum ama bu görüntüden sonra öğrenmek isteyen olurmu bilemem :) Elbisenin Arzu Sabancı 'nın üstünde ne kadar güzel durduğunu sanırım belirtmeme gerek yok. Baştan aşağı herşeyi kusursuz. Burdaki asıl konu Sema Çelebi. Estetikleriyle dünyaca ünlü kedi kadına dönüşmesine bir adım kalmış. Yanılmıyorsam kendisinin birde estetik merkezi var. Yani ruhuna göre en doğru mesleği yapıyor :) Yanlardan sarkan ipleri bir tarafa koyuyorum ve elbisenin rengine uydurmak için çırpınarak aradığı aksesuarların vahimliğine şapka çıkartmak istiyorum :)



Meral İkizler 60 yaş üstü hanımlar için yaz aylarında uygulayabilecekleri güzel ve şık bir örnek sunmuş. Baştan aşağı beyazlar içinde hem gayet şık hem de çok rahat. Sade ve düz kıyafetini inciden takıları ve şık sandaletleriyle zenginleştirmiş ve gösterişli bir havaya sokmuş.




Ve son olarak muhteşem bir ikili ile bu postu bitiyorum. Kimler olduğunu görebiliyor musunuz ? Dikkatli bakın yahu ikisini de çok iyi tanıyorsunuz. Ekranı aydınlatmaya çalışmayın. Çünkü ben neler denedim yine de suratları ancak bu kadar görebildim :) Evet evet görmeye çalıştığımız kişilerin biri Eda Taşpınar diğeri ise Süreyya Yalçın. Eda Taşpınar haklı olarak bu yanığın üstüne sadece tuhaf renkte bir ruj kullanmış o kadar. Bakın yanık diyorum bronzé değil. Swarovski kraliçelerimizden Süreyya Yalçın ise kendine yakışır bir şekilde cart rujunu sürmüş, leoparını geçirmiş. Bu kadar yanık bir renkle en iyi görüneceğiniz yer ancak plaj olabilir. 7/24 mayonuzu bikininizi çıkartmayacaksanız sorun yok. Ama kazara üstünüze bunlar dışında birşey giydiğinizde güzel ve şık görünebilmeniz çok zor hatta imkansızdır.

Umarım beğendiğiniz güzel bir post olmuştur. Konuşacak tartışacak çok konu var :)


Share

No comments:

Post a Comment

Note: Only a member of this blog may post a comment.