Pages

Gornji oglas

Thursday, February 9, 2012

2012 IFW - Ünlüler - 1

Elbette koleksiyonlar kadar ilgi çeken bir diğer konuda front row da kimlerin olduğu ve neler giydikleri. Bu sene geçen senelere göre en büyük değişiklik tanınmış birçok ismin her defileye farklı kıyafetle katılması. Çok bir New York ve Paris değil mi ? Bir IFW için fazla olsa da verdikleri önem gözönüne alınırsa gayet hoş bir yaklaşım.



Didem Antebi günün en şıklarından. İlk kıyafetinde Stella McCartney pantalon, Joseph beyaz bluz, Christian Louboutin stiletto ve Chanel Boy seçmiş. İkinci kıyafeti ise siyah bir Givenchy. Ayakkabılar Guiseppe Zanotti. Her iki kıyafetide nefis ve çok yakışmış. Saçı ve makyajıyla ortaya dört dörtlük bir şıklık çıkarmış.



Fatoş Sarıgül de her sezon mutlaka IFW 'e katılır. Daha çok yeni anne olmasına rağmen rahatlıkla bir Victoria Beckham jean giyebiliyorsa önünde saygıyla eğiliyorum :) Siyah Victoria Beckham jeanin dizlerdeki fermuar detay çok hoş. Jean üstüne 2 renkli Gucci bluz ve Givenchy siyah ceket seçmiş. Ceketi keşke açık bıraksaymış. Kıyafetini Hermes croco ve YSL ayakkabılarla tamamlamış.

İkinci kıyafet ise deri detaylı nefis bir Givenchy elbise. Christian Louboutin ayakkabılar ve Chanel portföy ile tamamlamış. Bu kıyafetini ilkine göre daha çok beğendim.

Üçüncü kıyafet ise Atıl Kutoğlu 'na ait. Renklere bayıldım ve çok yakışmış. Özellikle bu tarz kesim vücut yapısına daha güzel gitmiş. Casadei ayakkabılar ve Hermes Pochette 'i ile en çok bu kıyafetini beğendim.




Seda Domaniç 'in kıyafetine bayıldım. Kolsuz ceketlerin modası önümüzdeki sezonda devam edecek. Çok kilit bir seçim yapmış. Aksesuarları, doğal makyaj ve saçlarıyla kusursuz bir şıklık içinde.



Eda Kosif 'in deri elbisesi çok şık. Keşke o kolyeyi takmasaymış. Ama Atıl Kutoğlu elbisesinin renkleri çok yakışmış.




Etel Baler 'e bayıldım. Emilio Pucci bebe yaka siyah elbisesi hem çok şirin hemde tarzına çok yakışmış. Bu kıyafete Louis Vuitton ayakkabılardan daha güzel bir seçim yapılamazdı. Çantası ise klasik bir Etel Baler seçimi. Genç tasarımcılarımızdan Duygu Kanadıkırık 'a ait. Kendisi 50'li yılların Amerikan arabalarından esinlenerek hazırladığı koleksiyonu ile birbirinden güzel çantaların yaratıcısı. Etel Baler 'in böylesi yeteneklerimizi seçmesini bir kere daha taktir ediyorum. Saçı, makyajı herşey harika. Bir diğer defilede ise üstüne kıyafete uyumlu çok güzel bir ceket giymiş. Bu sefer Hermes Pochette ile eşleştirmiş.



Gül Saygı da ilk dikkat çeken saçlarının ve makyajının güzelliği. Bu arada makyajını kendi yapıyor. Bu aralar daha da bir güzelleşti. O bir ara tartıştığımız çok zayıfladı olayını son günlerde görmüyorum. Demek ki şu an tam kıvamında. Dolce&Gabbana elbise, Celine stilettolar ile kadınsı bir şıklık içinde. Ayrıca gülümsemek kendisine çok yakışıyor :) Siyah elbisesi ise nefis bir Givenchy, stilettolar Jimmy Choo.



Elif Gönlüm ise Kaufmanfranco 'dan payetli bol bir pantalon giymiş. Sade ve yine çok zarif.




Buse Terim 'in degrade ojelerine bayıldım. Akseusarlar çok iyi ama elbisesi vücut yapısına göre çok yanlış bir seçim. Basenleri belkide bu kadar fazla değil.



Ayşegül Dinçkök hatırlarsanız benim ölüp bittiğim Mary Katrantzou elbiseyi giymiş. Ama 25 bin lira olanını değil de daha ucuz modelini seçmiş. Ama caanım elbise klasik siyah ayakkabılar ve Hermes çantayla mahvolmuş gitmiş.



Günsel Ülkü her zaman demode her zaman aynı pozda ve her zaman kötü giyinmekte en iyilerden biri.



Eda Taşpınar 'ı beğendim. Son zamanlarda makyaja ağırlık vermesi iyi oldu. Gayet hoş ve şık görünüyor.



Feryal Gülman 'sız Atıl Kutoğlu defilesi olamazdı. Üstünde çok şık bir Azzedine Alaia görüyorsunuz. Klasik bir Feryal Gülman şıklığı.



Meltem Cumbul için ne diyeceğimi şaşırdım. Dallas dizi setinden çıkmışda defileye gelmiş gibi. Sevmedim.



Naz Elmas çok özensiz görünüyor. Ama bir şekilde çok kötü diyemiyorum.



Heves Ekinci 'nin Aaia elbisesi iyi güzel de o botlar nedir anlamak işten bile değil. Üstelik Alaia kemerde hiç yakışmamış.



Mine Kalpakçıoğlu 'nu tanıyamadım desem yeridir. Çoğu zaman şık giyinir ve çok hoş bir kadındır. Ama o püsküllü şalla o kadar kötü görünüyor ki gözlerime inananmadım.



Ve Burcu Karabacak. O topuzla kimin önüne oturduysa arkadaki tüm sıranın vay haline !! Dün resmini gördükten sonra gece rüyamda o Çakıl Çakmaktaş topuzuyla kafama kafama vurup kaç kez ter içinde bağırarak uyandığımı hatırlamıyorum !!!


Share

No comments:

Post a Comment

Note: Only a member of this blog may post a comment.