Cannes Film Festivali 2. günündeyiz. Ve ne yazık ki beni heyecanlandıran hiçbir şıklığa rastlamadığım bir gün oldu.
Marion Cotillard Christian Dior elbisesiyle adeta ruhumu kararttı. Siyah ve lacivert tonları oldum olası zor bir ikilidir. Özellikle haute couture 'de bu iki rengi kullanmak risklidir. Elbisenin üst kesimi çok hoşuma gitti. Kemer detay hoş ama yine de gözümü ısıran birşeyler var. Topuzu fazla büyük ama pırlanta toka çok hoş. Makyajı olması gerektiği gibi dengeli ve çok hoş. Genel olarak soğuk bir kırmızı halı görüntüsü. Birde dikkat ettiniz mi bilmiyorum ama Oscar aldığı sene giydiği Dior elbiseyle çok benzeyen bir görüntü içinde.
Basın tanıtımında da pudra tonlarında bir Dior giydi. Yumuşak rengine bayıldım ama elbisenin üst bölgesi çok kötü. Çok zayıf bir insanı bile geniş gösterecek bir kesimi var. Ama o limon rengi Versus papişlere aşık oldum diyebilirim. Nefis !
Freida Pinto beni şaşırtmaya devam ediyor. Bu sefer Versace seçmiş. Elbisenin kesimini, rengini hiçbir şeyi sevmedim. Ve Freida 'ya yakıştığını da söyleyemem.
2. günün en iç açıcı şıklığı Eva Longoria 'ya ait. Ha içim kıpır kıpır olmadı ama Eva 'nın nihayet minyon fiziğine uygun bir seçim yapmış olması adına sevindirici bir olay. Emilio Pucci elbiseyi nefis taşımış. Gerek rengi gerekse derin göğüs dekoltenin üstünde duruşu çok başarılı. Tamam yine bir kuyruk var ama elbisenin hafif kumaşıyla gözü yormayan bütünleyen bir unsur olmuş. Açık bıraktığı saçları ve makyajı da son derece başarılı.
Gelelim beni en şaşırtan isme yani Diane Kruger 'a. Calvin Klein elbisenin rengi tenine çok yakışmış. Ama o sıkıştırdığı memeler ortaya o kadar fena bir görüntü çıkartmış ki dakikalardır bakıyorum bu gerçekten Diane mi diye ?! Elbisenin dekoltesini şişirirken bel bölgeside havaya kalkmış ve iyi oturmamış. Bu yaka kesimine memeler bu şekilde sıkıştırılmaz. Doğrusu kendisinden beklenilmeyecek bir yanlış. Beyaz Givenchy stiletto seçimini de sevmedim. Yine de tüm bu olumsuzluklar içinde öyle bir unsur varki güzellik kurslarında ders olarak verilebilir. Makyajının güzelliğine hayran kaldım. Şeftali tonlarındaki ruju ve bir tanesi bile birbirine yapışmamış kirpiklerine bakarmısınız. Diane Kruger adeta makyaj yapmakta bir sanattır diyor. Çünkü makyaj elinize paleti alıp da yüzünüzü boyamak değil, yüz hatlarınızın güzelliğini vurgulayan tamamlayıcı bir unsur olmalı. Muhteşemm !!
Katıldığı bir TV programına ise baştan aşağı Balmain giyinmiş. Hani aramızda konuşurduk ya baştan aşağı aynı marka giyinmek kıroluktur diye. Bunun örneğinin Diane Kruger 'dan gelmesi büyük süpriz. Ayakkabısından tutun eteği, bluzu, kemerine kadar herşey Balmain. Ha yakışmış olsaydı yine Diane'dır diye gözümü kapayacağım ama ı-ıh olmamış işte üzgünüm !!
Fan Bingbing bir Elie Saab ile. Yine ağır ve taşınması zor bir seçim. Her ne kadar bana kokoş kadınların gecelik üstüne giydiği cafcaflı sabahlıklarını anımsatsada bir şekilde Fan Bingbing 'in havası ve taşıyışıyla olmuş diyebilirim.
Jada Pinkett Smith 'in Versace elbisesi güzel ve minyon fiziğine de yakışmış. Ama genel olarak şık diyemiyeceğim bir görüntü.
Marion Cotillard Christian Dior elbisesiyle adeta ruhumu kararttı. Siyah ve lacivert tonları oldum olası zor bir ikilidir. Özellikle haute couture 'de bu iki rengi kullanmak risklidir. Elbisenin üst kesimi çok hoşuma gitti. Kemer detay hoş ama yine de gözümü ısıran birşeyler var. Topuzu fazla büyük ama pırlanta toka çok hoş. Makyajı olması gerektiği gibi dengeli ve çok hoş. Genel olarak soğuk bir kırmızı halı görüntüsü. Birde dikkat ettiniz mi bilmiyorum ama Oscar aldığı sene giydiği Dior elbiseyle çok benzeyen bir görüntü içinde.
Basın tanıtımında da pudra tonlarında bir Dior giydi. Yumuşak rengine bayıldım ama elbisenin üst bölgesi çok kötü. Çok zayıf bir insanı bile geniş gösterecek bir kesimi var. Ama o limon rengi Versus papişlere aşık oldum diyebilirim. Nefis !
Freida Pinto beni şaşırtmaya devam ediyor. Bu sefer Versace seçmiş. Elbisenin kesimini, rengini hiçbir şeyi sevmedim. Ve Freida 'ya yakıştığını da söyleyemem.
2. günün en iç açıcı şıklığı Eva Longoria 'ya ait. Ha içim kıpır kıpır olmadı ama Eva 'nın nihayet minyon fiziğine uygun bir seçim yapmış olması adına sevindirici bir olay. Emilio Pucci elbiseyi nefis taşımış. Gerek rengi gerekse derin göğüs dekoltenin üstünde duruşu çok başarılı. Tamam yine bir kuyruk var ama elbisenin hafif kumaşıyla gözü yormayan bütünleyen bir unsur olmuş. Açık bıraktığı saçları ve makyajı da son derece başarılı.
Gelelim beni en şaşırtan isme yani Diane Kruger 'a. Calvin Klein elbisenin rengi tenine çok yakışmış. Ama o sıkıştırdığı memeler ortaya o kadar fena bir görüntü çıkartmış ki dakikalardır bakıyorum bu gerçekten Diane mi diye ?! Elbisenin dekoltesini şişirirken bel bölgeside havaya kalkmış ve iyi oturmamış. Bu yaka kesimine memeler bu şekilde sıkıştırılmaz. Doğrusu kendisinden beklenilmeyecek bir yanlış. Beyaz Givenchy stiletto seçimini de sevmedim. Yine de tüm bu olumsuzluklar içinde öyle bir unsur varki güzellik kurslarında ders olarak verilebilir. Makyajının güzelliğine hayran kaldım. Şeftali tonlarındaki ruju ve bir tanesi bile birbirine yapışmamış kirpiklerine bakarmısınız. Diane Kruger adeta makyaj yapmakta bir sanattır diyor. Çünkü makyaj elinize paleti alıp da yüzünüzü boyamak değil, yüz hatlarınızın güzelliğini vurgulayan tamamlayıcı bir unsur olmalı. Muhteşemm !!
Katıldığı bir TV programına ise baştan aşağı Balmain giyinmiş. Hani aramızda konuşurduk ya baştan aşağı aynı marka giyinmek kıroluktur diye. Bunun örneğinin Diane Kruger 'dan gelmesi büyük süpriz. Ayakkabısından tutun eteği, bluzu, kemerine kadar herşey Balmain. Ha yakışmış olsaydı yine Diane'dır diye gözümü kapayacağım ama ı-ıh olmamış işte üzgünüm !!
Fan Bingbing bir Elie Saab ile. Yine ağır ve taşınması zor bir seçim. Her ne kadar bana kokoş kadınların gecelik üstüne giydiği cafcaflı sabahlıklarını anımsatsada bir şekilde Fan Bingbing 'in havası ve taşıyışıyla olmuş diyebilirim.
Jada Pinkett Smith 'in Versace elbisesi güzel ve minyon fiziğine de yakışmış. Ama genel olarak şık diyemiyeceğim bir görüntü.
No comments:
Post a Comment
Note: Only a member of this blog may post a comment.