Pages

Gornji oglas

Thursday, November 22, 2012

DIOR, TOM FORD ve CHLOE Davetleri !

Dior ve Tom Ford davetleri aynı gün gerçekleşti. Bir de dün Fatoş Sarıgül 'ün ev sahipliğinde Beymen 'de verilen Chloé daveti vardı.  Davetliler hemen hemen aynı isimlerden oluştuğu için hepsini tek bir post altına topladım ki rahat bir şekilde mercek altına alıp bıdı bıdı edelim :)
 
İlk olarak en favorilerimden yani günün şıkları seçtiğim isimlerden başlayıp en beğenmediklerime doğru devam edeceğim.


 
Mesela uzun zamandır Gül Gölge Saygı 'nın nerelerde olduğunu merak ediyorsunuz. İşte karşınızda ! Üstünde kesimine ve rengine görür görmez vurulduğum boğazlı bir Givenchy görüyorsunuz. Nasıl nefis bir parça bu böyle ! Minik kalpçiklerimi gönderiyorum kendisine :) E giyende boylu poslu hele uzun boyunlu bir kadın olunca insana gördüğü daha da bir keyif veriyor. Deri eteği ve ayakkabılar güzel eşleşme. Toplu saç oldum olası yakışıyor. Makyaj epey iddialı. Ama allığı hafif ve ruju yumuşak tonlarda kullanmasıyla bıçak sırtı durumu güzel kotarmış. Tek sorunum elindeki Dior çanta ama belli ki Dior davetine gittiği için jest yapmış. Günün en şık bulduğum ilk ismi !


 

Diğer şıkım ise Fatoş Sarıgül. Son zamanlarda nefis bir şekilde zayıfladığının farkında mısınız ? Acaba kıyafetten mi dedim ama hayır son 1 aydır sıkı platese başlamış ve ortaya çıkan görüntü gerçekten harika !  Hervé Leger eteği, Chloé bluzu ve Tom Ford ayakkabılarla Elie Saab elbisesinden sonra gördüğüm en iyi Fatoş Sarıgül 'dür. Saçları toplamış mükemmel görünüyor. Ve bu sefer çok koyu diye bikbik ettiğimiz makyajı bile kusursuz. Bu renklere alakasız renkte ama çok uygun bir Tom Ford ayakkabı seçmesi de tam yerinde olmuş.



 
Ve Begüm Şen ! İki farklı kombinle karşınızda. Aslında ilk kabanlı kombinini H&M davetinde görmüştünüz. Ama bu sefer bilgilerde var o yüzden tekrar katmak istedim. Nefis güzellikteki kaban Dior marka, çanta Ralph Lauren. Chloé davetinde ise ayılıp bayıldığım güzellikte bir Emilio Pucci pelerin kaban seçmiş. Elindeki beyaz çanta ise Louis Vuitton Louis Bag. Mağazalarda var mı diye bakınmayın çünkü hem eski koleksiyona ait hem de tamamen kişiye özel. Yeşil deri pantolonu yakışmış. Ayakkabılar Louis Vuitton. Saçlar toplu, güzel bir makyaj kısaca nadide parçalarla keyif veren bir Begüm Şen şıklığı !





Geldik Didem Antebi 'ye. Dior davetinde Helmut Lang ceketi Alexander Wang eteği ve Marni kolyesiyle nefis görünüyor. Farkındaysanız saçların rengini koyulttu ve çikolata rengi dediğimiz harika bir ton tutturdu. İlk gördüğümde yadırgamıştım ama zamanla beğenmeye başladım. Aynı şeyi Gül Saygı 'da da yaşadım. Demek ilk önce değişikliklere tepki gösteriyorum ama sonra ısınıyorum :) Chloé davetinde ise en dikkat çekici parça müthiş güzellikteki beyaz Arzu Kaprol gömleği. Gömleğin havasını bozmadan sade bir jean pantolon ile giymesi yerinde olmuş. Didem Antebi 'ye bu tarz spor şıklığı daha bir yakıştırıyorum.

 

 
Dior davetinde Feryal Gülman bir içim su diyebilir miyim ? Feryal Gülman 'da son günlerde epey zayıflayanlar arasında. Hele Alaia elbisesiyle bu değişim daha da fark ediliyor. Elbise müthiş yakışmış. Gianvito Rossi bootiler aynı ton siyah çorapla giyilmiş harika olmuş. Pırlanta bilezikler güzel bir zenginlik katmış. Malum artık mücevherlerimizi gündüz bile kullanabiliriz. Eskidendi ağır takılarımızı sadece geceleyin büyük davetlerde kullanmak. Ve gelelim o gördüğüm en güzel Chanel mini Boy Bag 'e. Keşke cepheden bir görselim olsaydı. Ama bu kadarcık görmek bile rengin ve kullanılan malzemenin güzelliğine aşık olmam için engel değil :)



Gülden Büyükuçak tarzını her daim beğendiğim isimlerdendir. Çoğunlukla siyah rengi seçmesi bazen handikap olsa da o kadar klas bir havası var ki beni bu tekdüzelik hiç rahatsız etmez. Üstünde nefis bir etek görüyorsunuz. Bayıldımm ! Hele üstüne Dior olduğunu tahmin ettiğim kemerli ceketiyle kusursuz. Modern ve hacimli kesimli saçlarını oldum olası yakıştırırım. Bazı kadınlar vardır ki kaliteli görünmesi için fazla uğraşmasına gerek yoktur.
 

 

 
Aslı Şen 'in ilk kombini çok cici. Christian Louboutin 'leri, saçı ve makyajı en beğendiğim unsurlar. İkinci kombini hatırlarsanız H&M davetinde de giymişti ve ben çok beğenmiştim. Ama ne yazık ki tek beğenen de ben olmuştum :) Yine sözümün arkasındayım ve MMM etek pantolonla uyguladığı kombini beğendiğimi belirtirim. Bana komple çok hoş görünüyor. Hele saç modeli ve makyajı bir içim su. Üstelik bu kombinle çok daha zayif görünmemiş mi ?
 
 
Yelda Tiftik bu sefer epey iddialı görünmek istemiş. Victoria Beckham Harper çantayı Feryal Gülman 'dan sonra 2. görüşümüz. Beyaz peplum üst çok hoş hatta deri pantolonla güzel bir fikir. Ama diz üstü çizmelere ısınamadım. Gereksiz yere boyu kısaltmış gibi göründü gözüme. Saç ve makyajını her daim beğendiklerimden.


Suzan Sabancı Dinçer 'de epey zayıflayanlardan. Zayıflama değil de daralmış desem daha doğru olacak. Dolayısıyla elbisenin kesimi vücut hatlarına çok yakışmış. Kemerin modeli nefis. Dior çanta yerinde bir lezzet katmış. Ama estetiklerini hangi doktora yaptırdıysa mutlaka dava açsın derim. Nerde o eski Suzan Sabancı güzelliği !!
 

 
Ve karnı burnunda bir Elif Gönlüm. Sanırım doğuma çok az bir zaman kalmış. Hamileler her haliyle güzeldir. Gelinlere gelinliklere laf ederim ama hamişlere asla :) Baştan aşağı monokrom bir kombin uygulamış.
 
 
Ebru Kadayıfçıoğlu 'nun deri eteğine bayıldım. Hakaan 'ın fermuarlı modellerine benzettim ama kesin odur diyemiyorum. Üstüne ince trikodan yeşil hırkasını sevdim. Fakat çanta ve ayakkabı rengi ana renkler yanında fazla yumuşak kalmış gibi.

 
 
Pınar Sabancı ve Neslihan Sabancı ilk bakışta sanki bir örnek giyinmişler gibi geldi. Her davete birlikte gitmelerinden anladığıma göre aralarında çok güzel bir gelin-kaynana ilişkisi var. Bu açıdan ortaya çok güzel bir tablo çıkarıyorlar. Ama kıyafetlere gelince o kadar güzel şeyler söyleyemeyeceğim. Pınar Sabancı haklı olarak mini giymeyi seviyor. Çünkü bacakları çok biçimli. Ama nedense bir türlü kendisine komple yakışan bir stili tutturamıyor. Bir nevi Ceylan Çapa sendromu diyebilirim. Cildi, yüz hatları ve gülümsemesinin her daim hayranıyım. Saçlarının sarılığını biraz koyultsa çok daha iyi görüneceğine eminim.
 
 
Zeynep Ilıcalı 'nın tarzını genel olarak beğenmiyorum. Hoş bir hanım ama hiçbir kombini bana keyif vermiyor. Tek tek baktığımızda belki güzel parçalar ama hepsi bir arada olmuyor olmuyor !
 
Işıl Reçber 'de enteresan bir durum söz konusu. Ne giymişse illaki kendisini beğeneceğiz. Beğenmediğimde de işi mutlaka kişiselleştirip önyargılı olmaya getiriyor. Bir kombini ilk gördüğümde kafamda ne beliriyorsa direkt onu yazıyorum. Kişinin karakteri, özeli, beni severmiş sevmezmiş zerre kadar umurumda olmaz. Bunun altını özellikle çiziyorum.

 
 
Mary Katrantzou elbisesi güzel bir seçim. Zaten mazallah boylu poslu çok hoş bir hanım. Elbiseyle beyaz ayakkabısı tamam ama Rick Owens ceketle bir arada olunca şiddetli bir olmamışlık hissi yaratmış. Aslında kendisinde her daim sorun olarak gördüğüm 2 unsur var. Saçı ve makyajı. Saçı iyi etmiş toplamış. Kaynaklı görüntü açık bıraktığında güzel durmuyor. Makyajda ise herşeyi sürüyor. Göz, kirpik, yanak, dudak her nokta fazlasıyla belirgin. Bunlardan en fazla 1-2 tanesini belirginleştirmeyi seçse bakın o zaman neler diyeceğim neler :)

Ve bir postun daha sonuna geldik. Sırada sizin şık bulduklarınızı ya da beğenmediklerinizi benimle/bizimle paylaşmak var :)

No comments:

Post a Comment

Note: Only a member of this blog may post a comment.